26 Ekim 2011 Çarşamba

Disleksililer Neden Farklı Düşünür?

Disleksililer Neden Farklı Düşünür?
Psikologlar, eğitimciler, bilim adamları, disleksi’nin ve diğer öğrenme güçlüklerinin doğasını araştırdıklarında şartların belli yetenekler verdiğini bulmuşlar. Yale üniversitesinden Sally Shaywitz, disleksi’yi okumada, eğitim ve profesyonel yaşamda beklenmedik bir güçlük olarak açıklamaktadır. Tipik okuyucular,harfleri belli sesler arasında bağlantı kurarken ve bunu birkaç alıştırma sonrasında otomatikleştirirken, disleksililer için bu işlem manueldir. Her defasında bir harf gördüklerinde bu onlar için yenidir. Okumayı öğrenmek için inanılmaz çaba sarf ederler ama her zaman yavaş okurlar çünkü beyinleri farklı işlemektedir. Disleksililer büyük resmi görürler, zihinleri dağılır, problemi bulmaya çalışmak yerine, çabuk karar verirler ve bu ani kararlar başkalarını sinir eder. Öğrenme ile ilgili problemler kültürel gelişimin kaynağındadır. Okuma, konuşulan dile bağlıdır ve konuşulan dil yüzlerce, binlerce yılda gelişir, fiziksel bağlantılıdır ve doğal olarak kazanılmıştır. Yazılan dil ise yaklaşık 10000 yaşındadır, sembolleri olabilir, doğal fiziksel bağlantısı olmayabilir. Disleksiye sahip çocuklar tekrarlanan, aynı, basit kelimeleri defalarca duymuş olsalar da yanlış telafuz edebilirler. Araştırma, disleksiye sahip olanların herkes gibi öğrenmeye çabalarken zorladığında neden her şeyin daha kötü olduğunu bulmaya çalışmaktadır. Disleksi ve ona bağlı olarak okuma, görsel, uzaysal güçlüklerin entelektüel kapasite ve IQ ile bağlantısı yoktur. Aslında, okuma becerisi ve IQ birbirinden bağımsız çalışmaktadır. 445 Connecticut okul çocuğu üzerinde yapılan 12 yıllık bilişsel ve davranışsal gelişim çalışması, tipik okuyucuların okuma becerisinin her yaşta birbirine yakın olduğunu göstermektedir. disleksiye sahip çocukların ise akıllı olup ta iyi okuyamadıklarını açıklayamamaktadırlar. Nörokimyasal açıdan bakıldığında kişilik, bilişsel kuralsızlıklar serotonin hormonundan çok dopamine hormonuna dayanmaktadır. Nörokimya, beynin yoğrulabilir, keşfedebilir, risk alabilir olma eğilimini modern dünyanın varlığı olmadan açıklayamaktadır.
Kaynak: Psychology Today, January/February, 2011
Mine Çelik
Psikolojik Danışman
www.cocukvegenc.com

Hiç yorum yok: